Artık Singapur’dan bahsedilirken açılacak yeni bir konu başlığı daha var: “Dünyanın günlük yaşama ait verileri toplamak adına en geniş kapsamlı girişimde bulunan kenti.”
2014 yılında yürürlüğe giren Akıllı Ulus (Smart Nation) programı kapsamında Singapur’un gerekli görülen her yerine yerleştirilecek olan sensör ve kameralar sayesinde toplanacak verilerle kent-devleti içerisindeki halka açık alanların temizliğinden kayıtlı tüm araçların çizdikleri rotalara kadar herşey görüntülenebilecek.
Her bir vatandaşın hayatına bir ölçüde dokunacak olan bu girişim kapsamında geliştirilecek olan sistemler sayesinde yetkililer, yasak alanlarda sigara içenleri veya evlerinin pencerelerinden sokağa çöp atanları tespit edebilecek. Ancak elde edilecek olan verilerin kullanım alanlarının bir sonraki aşamada bundan çok daha ileri gitmesi de planlar arasında yer alıyor.
Verilerin büyük bir çoğunluğu Sanal Singapur (Virtual Singapore) adı verilen ve devletin ülkede günlük yaşamın nasıl işlediğini gerçek zamanlı olarak gözlemlemesini sağlayan çevrimiçi bir platform içerisinden beslenecek. Bu platform ayrıca bulaşıcı hastalıkların nasıl yayıldığı veya alışveriş merkezlerinden birinde gerçekleşecek olan olası bir patlamada kalabalık insan gruplarının nasıl hareket ettikleri hakkında çıkarımlarda bulunmayı da sağlayacak. Devletin planları arasında elde edilen bu verileri –belirli konular dâhilinde olmak kaydıyla- özel sektörle de paylaşarak, yenilikçi uygulamaların önünü açmak da yer almakta.
Güvenlik Boyutu
Konuyla ilgili açıklama yapan yetkililer, programın kent hizmetlerini teknoloji ile harmanlayarak geliştirmek, vatandaşlarla daha iyi “bağlanmak” ve özel sektörü yeni uygulama ve teknoloji geliştirme konusunda teşvik etmek amacıyla dizayn edildiğini belirtiyorlar. Yetkililer programın işleyiş mecralarına verdikleri bir örnekte; devlet tarafından bakım desteği alan yaşlı insanların evlerine yerleştirilecek olan sensörler sayesinde ailelerine herhangi bir hareket algılanmadığında gönderilecek olan uyarı mesajları sayesinde olası kötü senaryolar engellenebileceğini belirtiyorlar.
Ancak, sistem henüz tam olarak hazır olmadığı ve artış gösteren kişisel mahremiyet kaygıları sebebiyle program yürürlüğe girmeden ne tür uygulamaların geliştirilebileceği hakkında kesin bir bilgi verilemiyor. Uzmanlara göre devlet sadece vatandaşların ortak fayda sağlayacağı durumlarda sensörleri yaygınlaştıracak ve elde edilen veri ile ne yapılacağı kesinleşmeden herhangi bir sistem kurulumuna da başlanmayacak.
Bu sistem sayesinde elde edilecek olan verilerin mahkeme kararı veya kişisel talep olmadığı sürece herhangi bir hukuki geçerliliğinin olmayacağı da Singapur yasalarında açıkça belirtiliyor. Ancak sistemin kullanacağı ağın hackerlar tarafından bir şekilde ele geçirilmesi ise vatandaşların tüm kişisel bilgilerinin olası kötü niyetli kişilerin eline geçmesi anlamına da geliyor. Singapur Dışişleri Bakanı Vivian Balakrishnan’a göre de programla ilgili ortadaki en büyük sorun kişisel mahremiyetin güvenliğini garanti altına almak.