Yaşadığımız kentler büyük bir dönüşüm içerisinde. İnsan nüfusunun neredeyse yarısından fazlası ise dönüşüm içerisindeki bu kentsel alanlarda yaşamakta. 2050 yılında dünya kentlerinin nüfusunun şu anki dünya nüfusu kadar olacağı, yani 7 milyarı bulacağı öngörülüyor.
Londra’yı ele alalım. Şubat 2015’te 8,6 milyon insana ev sahipliği yapmakta olan kentin 9 milyon barajını New York City’den önce aşması bekleniyor. Bu büyüme; kentlerin aşırı kalabalıklaşma, iklim değişikliği ve trafik tıkanıklıkları gibi kaçınılmaz krizlerle baş etmenin bir yolunun bulmaları gerektiği anlamına geliyor.
Çözüm ise; dijital teknolojiden faydalanarak çarpık kentleşmenin planlı, işlerlikli ve geliştirilebilir bir modellemeyle önüne geçilmesi. 2016 yılında, Güney Kore’den Suudi Arabistan’a kadar birçok ülke kentlerini “akıllandırmak” için çalışmalara başlayacak. Bunlardan bazıları Güney Kore’nin Songdo kenti gibi dijital ağırlıklı olurken, Amsterdam’ın da içinde bulunduğu bir diğer grup ise kent altyapılarını yol, cadde, sokak bazlı olarak yenileyecekler.
Singapur, sürücüsüz araçlardan şehir geneline yayılmış sel sensörlerine kadar en gelişmiş teknolojik yenilikleri test etmeye başladı. Büyük Britanya’da ise krallık sınırları içerisinde hizmet veren en büyük demiryolu ağı olan Crossrail’in tamamıyla dijital altyapıya kavuşması için çalışmalar sürdürülüyor. Bununla birlikte; İngiltere’nin güneybatı bölümünde yer alan Bath kenti; açık veri kullanarak bölge bazlı yoksulluk haritalaması yapan, kent içerisinde gerçek zamanlı park veya bisiklet kiralama yer bilgisi veren ve günlük hava durumunu raporlayan bir yerel veri havuzu projesini hayata geçirdi bile.
Çin ve Hindistan’da 300’e yakın akıllı kent pilot projesi planlandı ve bu iki ülkede akıllı kent teknoloji ve hizmetlerinin küresel piyasadaki değerinin 2020’ye kadar 408 milyar doları bulması bekleniyor. Yakın zamanda, İngiltere Başbakanı David Cameron Hindistan hükümetine Amravati, Indore ve Pune kentlerinin “akıllandırılma” projelerine ortak olmak için 10 milyon sterlinlik bir teklifte bulundu.
İngiltere Dijital Ekonomi Bakanı Ed Vaizey, Kasım ayında gerçekleştirilen İngiltere Akıllı Kentler Konferansı’nda konuşmasını şu sözlerle sonlardırdı;
“Teknoloji her şeyin cevabı olmayacak ama cevabın bir parçası olmak zorunda.”
